Bazı kardeşlerimiz, hangi alimlerin Işid, Sururîyye, Nusra ve el-Kaide gibi harici örgütleri aleyhinde fetva verdiklerini sormaktadırlar. Daha önce sitemde bu konuyla ilgili bazı fetvaları tercüme etmiştim.
Aşağıda verdiğim linkte; Işid ile Nusra’nın aynı menhecin (hariciliğin) iki ayrı yüzü olduğunu;
Halid b. Abdirrahman b. Zeki, Ahmed b. Huseyn es-Sebi’î, Ahmed b. Ömer Bazemul, Muhammed b. Remzan el-Haciri, Adil b. Mansur el-Başa, Bedr b. Muhammed el-Bedr ve Zeyd b. Huleys ed-Devseri ortak açıklama ile beyan etmektedirler.
Tartusi, Makdisi, Ebu Katade, Muhammed Zeynelabidin es-Surur, Ebu Bekir el-Bağdadi, Usame b. Ladin gibi isimler Haricîlerdir.
Kalpleri kaymış bazı kimseler, bu harici örgütlere sempati duymakta, Müslümanlar arasında İslam düşmanlarının hesapları lehine dökülen kanları “cihad” diye nitelemektedirler. Bu hallerinden bir an evvel tevbe etmeleri gerekir. Zira bu, Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem’in “yeryüzünün en şerlileri”, “okun yaydan çıktığı gibi dinden çıkacak olan”, “cehennem köpekleri” gibi sıfatlarla andığı şerli akideye sevgi beslemektir, Selefî akideye tuzak kuranlara destek vermektir ve Allah’a, rasulüne, sahabeye ve onlara güzelce tabi olanlara muhalefet etmektir.
Şeyh Abdurrahman Muhyiddin, şu linkte Işid’in Yahudi ve Masonlar tarafından kurulduğunu açıklamaktadır:
Şeyh Ubeyd el-Cabiri, şu linkte Işid’in Selefî bir örgüt olduğunu söyleyenin yalancı bir Allah düşmanı olduğunu açıklamaktadır:
Şeyh Suleyman er-Ruhayli, şu linkte Işid’e katılıp biat etmenin caiz olmadığını açıklamaktadır:
Şeyh Abdulmuhsin el-Abbad şu linkte Işid’in İslam Devleti olarak isimlendirilmesine reddiye vermektedir:
Işid, en-Nusra ve el-Kaide Haricilerini reddeden daha bir çok alimler vardır ve hepsini burada aktarmanın mümkün olmadığı kadar bol kayıtlar vardır.
Selefîler, adı geçen örgütlerden, onları övenlerden, sempati duyanlardan beridirler. Bâtıl davetçilerine imkan hazırlayarak Müslümanların hakiki selefilik'ten saptırılmasına katkı sağlayan derneklerden de beridirler.